19 Eylül 2007

all beauty must die

inanmak isterdim yalandan bir kahramanın samimiyetine. etrafındaki her şeyin gerçekliğine bi tek şüpheye düşmeden. ya da hiç bilmemeyi isterdim onun yalandan olduğunu eğer seçme şansına o değil de ben sahip olsaydım. yalandan da olsa ipler onun elinde. o nasıl isterse öyle olur çünkü kahramandır. ardından ne yapsa yeridir diyeceğim kadar bayık da olsa baysa da beni. sıkılıyorum ondan bazen düşünüyorum nasıl yok ederim onu diye? yerine başkası olsun diye değil. yok olsun sadece. çıksın gitsin benden. bir kez ağlarım giderken o kadar çok ağlarım ki, kimsenin görmediği kadar, gözyaşından yapılmış bir denizin gerisinden uğurlarım onu. hiç bilmediğim bir yerde olduğundan emin olana kadar ağlarım. son olarak mendilimi atarım suya. sayarım içimden 7 ye kadar. başka sayı olmaz çünkü 7 en güvenilir sayıdır. 7 de kaybolmuşsa mendilim suda, hayallerimin de ötesine gitmişsin demektir, kimse bulup incitmez seni artık.

yalandan kahraman...

16 Eylül 2007

highway star

bu gün okula kadar ben kullandım arabayı. keşke teypte highway star çalsaydı. ama içimden söyledim. çünkü ilk dinlediğimde kafama koymuştum, bu şarkı ben ilk kez araba kullanıyorken çalacak. belki uygulamaya geçmedi , copilot mucip bey duymadı şarkıyı hiç ama ben çok eğlendim.

nobody gonna take my car
i'm gonna race it to the ground
nobody gonna beat my car
it's gonna break the speed of sound
oooh it's a killing machine
it's got everything
like a driving power big fat tyres
and everything

i love it and i need it
i bleed it yeah it's a wild hurricane
alright hold tight
i'm a highway star

nobody gonna take my girl
i'm gonna keep her to the end
nobody gonna have my girl
she stays close on every bend
oooh she's a killing machine
she's got everything
like a moving mouth body control
and everything

i love her i need her
i seed her
yeah she turns me on
alright hold on tight
i'm a highway star

nobody gonna take my head
i got speed inside my brain
nobody gonna steal my head
now that i'm on the road again
oooh i'm in heaven again i've got everything
like a moving ground an open road
and everything

i love it and i need it
i seed it
eight cylinders all mine
alright hold on tight
i'm a highway star

nobody gonna take my car
i'm gonna race it to the ground
nobody gonna beat my car
it's gonna break the speed of sound
oooh it's a killing machine
it's got everything
like a driving power big
fat tyres and everything

i love it and i need it
i bleed it
yeah it's a wild hurricane
alright hold on tight
i'm a highway star
i'm a highway star
i'm a highway star

9 Eylül 2007

pürüpak tan dünyaya

son dönemlerde neler yaptığımıza bakıyoruz ve başlıyoruz buyrun en son yaptığım iş: c.r.a.z.y. izlediğim en güzel film mi desem dünyanın en güzel üç filminden biri mi desem ne desem ki sizin bu filmin mutlak görülmesi gerektiğine inandırsam. farzedin ki bildiğiniz tüm iyi sıfatları hakkediyor bu film fazlacana abarttık ama sevdim işte yani ne desem hoş olacak bundan gayri film hakkında. bi de yüzyıllık yalnızlık ı bitirdim. gidip bi yerlerden bulun ya da alın ama mutlak okuyun dünyanın en güzel üç kitabından biri midir bilemeyeceğim de okuduğum en güzel kitap değildi. wish you were here adlı eseri live versiyonundan dinlemenizi de şiddetli tavsiye ediyorum yani insan bi kez dinlemeli böyle şarkılar ama tabi zamansız dinlemeyin bombok olduğunuzla kalıyorsunuz. şu sıralar pek tiyatro meraklısı olmadığımdan, en son gittiğim serginin de iki yıl önce bitmesinden dolayı bu gibi kültürel işlerden şu şu şahane görmediniz mi allah belanızı versin gibilerinden bir şeyi asla duyamazsınız benden. bi de taksim de sağda solda inekler var. nedir onların hikayesi?sütaş bu kadar mı içimizde artık? allahım akıl fikir ver sen, sanatkar kullarına. okullar da açılıyormuş yakında kazamız mübarek olsun. zaten hasretinden prangalar eskitmiştim ama arkadaşlarımı özlemiştim evet. 402 no lu sınıf ın yeni bölümünü izledim kutlamaya kadar götürecektim sevincimi anlatamam. uykusuz u da çok beğendim artık sandık içi ni okuyacam diye odak uzaklığı ayarlama pozlama falan yapmama gerek kalmadı çok şükür bi de barış uygur adlı şahsı çok takdir ediyorum prensiplerinden dolayı. şu fani dünyada en mutlu insan kim diye sorarsanız bana (aslında bu sorunun muhatabı tanrı olmalı ya bence neyse bi defalık da ben cevap vereyim) kesinlikle rachel ray dir, kadın dünyayı geziyor gezmekle kalmıyor; yerli malları haftası temasına sadık kalarak gittiği yerde ne kadar yerli tat varsa silip süpürüyor olan biz ekran başında sıcaktan buhran geçirmiş bünyelere oluyor onu takdir falan ettiğim de yok ayrıca düpedüz kıskanıyorum. itiraf etmem gereken bir diğer konu ise ben türk dizilerine bayılıyorum bir hatırla sevgili olsun yaprak dökümü olsun, fikrimin ince gülü olsun bunlar ileri üçlüm olacak sonrasında heroes, house ve how i met your mother izleyeceğim önümüzdeki sezon. şimdilik bu kadar pürüpak hanımdan haberlerle yeniden bir arada olmak dileğiyle efendim.

ps: bu da bir zamanlar başarı ile tamamlamış olup fotoğrafladığım puzzle m=)