12 Ekim 2008

pazar coşkusu

aile pazar geleneğinin süregeldiği 20 li yaşlarımın başlangıcından size bir pazar anlatayım. ev kedisi misali bir havaya bürünmüş iken babamın ve annemin -hadi gel ısrarlarına maruz kalarak kendimi "Gaziantep Yemek Şenliği" nde buldum. Özgürlük parkının pek bir yanında olan bu şenliğe ilk gidişim dolayısıyla midem memnun şekilde ilk ayrılışım oldu. zira güneydoğu yemeklerini pek bir severim ve iştahla yerim. adana kebap dürümüm, cevizli lokum ve dünyanın çayın yanında muhteşem giden şahane çörekleri kahkeler beni ziyadesiyle memnun etti. bi kenarda durmuş dürümümü yerken, kuru biber patlıcan, katmer, kebap dumanı ile harmanlanan kalabalığı izlemek, büyükşehir belediye başkanı kadir topbaşa bir şeyler anlatmaya çalışan yaşlı bembeyaz saçlı kadının ne demeye çalıştığını anlamak , valinin kendi kendini terleten konuşmasına gülmek , ellerinde öküz nikonlarıyla dolaşan insanların içli köfte sevdaları ve babaannelerine eşlik eden alterno gençler görmek şahsım açısından ilginç bir güne tekabül etmekteydi. seneye yine gideceğim damak zevki uğruna. çavmav!

5 yorum:

  1. beni neden çağırmıyorsun böyle yerlere acaba?

    YanıtlaSil
  2. çünkü ben paylaştıkça artan mutluluğa inanmam.

    YanıtlaSil
  3. içli köfte yiyesim var. benim validenin yapamadığı sayılı yemeklerden. hadi böyle ceviz gibi şeyler oluyo içinde, aah ah

    YanıtlaSil
  4. validem pek hünerlidir her yörenin yemeğini çıkarır nispet yapmak gibi olmasın da:)

    YanıtlaSil
  5. geçen senelerde ben de gitmiştim bu sene unutmuşum bile. bir kişinin bile aldırmadığı on metrelerce içli köfte kuyruğundan oluşsa da tadından yenmiyor değil mi? mis mis. keşke kaçırmasaydım.

    YanıtlaSil