9 Şubat 2011

günde kal

şimdi kütüphanenin silent study adı verilen kısmındayım. büyükçe bir salon içersinde çevrilen sayfa sesleri, klavye tıkırtıları ve gıcırdayan kapı eşliğinde dünyanın en sıkıcı makalelerinden birini okumaya çalışıyorum. tam karşımda dar bir pencere var ve pencere student guild'e giden yola bakıyor. yolun üzerinde birkaç çadır kurulu, bir sürü öğrenci üzerlerinde sloganlar yazılı renk renk tişörtleriyle ellerinde flyerlarla bekleşiyor. çünkü öğrenci birliği seçimleri var ve yüzde yetmişi üniversite gençliğinden oluşan bu şehirde bundan daha heyecanlı bir olay yok şimdi. kendi okulumun öğrenci birliği seçimlerinde zoraki, rica mica bir kere oy kullanmış ben için alışılmadık bir durum. hava da alabildiğine kapalı ve tam adına yaraşır bir şekilde kasvet yuvası haline geldi okul.

ama kütüphane güzel.

faydası yoktur gözlerdeki yaşın

buraya geldiğim ilk günlerde, ingiltere pahasından sığınıp aldığım ucuz ve bir o kadar boktan kahvenin gazabına uğradım. saatler 2:57yi gösteriyor ama benim uykum bütünüyle kaçmış halde. normalde kahve benim için uyku açan bir araç değildir. sabahlayacaksam yanıma 1,5 litrelik kola alırım çünkü kola hakkaten uykumu açar. zift gibi kahveler yapıp içtikten 10 dakika sonra mışıl mışıl aralıksız uyuduğumu bilirdim. bi de 1 kupa sütün içine 2 kaşık karıştırıp içtim, içtiğime kahve bile denmezdi yani. mutsuzluğun tanımı oldun benim için 1 poundluk maxwell kahve.

 bu vesile ile de size buradaki adresimi yazıyorum. her ne kadar mektup yazmasam da, siz yazarsınız belki, sonra ben de utanıp cevap yazarım.

12 Brunel Close St Davids  Exeter/ Devon EX4 4BT UK